Çocuklarda Ayrılık Kaygısı
- Uzman Klinik Psikolog Deniz Kurt
- 21 Ağu 2022
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 23 Kas 2022
Bir bebeğin dünyaya geldiğinde ilişki kurduğu ilk kişi annesidir. Annenin olduğu yerde çocuk kendisini güvende hisseder. Babalar sonradan bu ilişkiye dahil olmaya başlarlar.
Anne ve çocuk arasındaki en ufak uzaklaşma bile çocuğun kendisini huzursuz hissetmesine neden olur. Bebekler 6 aydan sonra bakım verenin ayrılmasına tepki göstermeye başlarlar ve bu durum çocukta stres oluşturmaya başlar.
En yoğun tepkiler bir buçuk yaş civarında gözlenirken, 3 yaşına doğru çocuk ayrılık kavramını anlamlandıracak bilişsel olgunluğa erişir. Annesinden ayrılan çocuk bunun geçici bir durum olduğunun ve annesini tekrar görebileceğinin farkındadır. Bu sebeple ayrılığa karşı verilen tepkilerin şiddetinde bir azalma olması beklenir.
Anne ve çocuk arasındaki ilişki oldukça önemli bir yere sahiptir. Annenin özellikle 0-1 yaş aralığında bebeğin ihtiyaçlarını zamanında karşılaması, çocuğa karşı tutarlı davranması anne ve çocuk arasındaki bağlanmanın güvenli olmasını sağlar. Güvenli bağlanan çocuklar ayrılık kaygısıyla daha kolay baş ederler.
Ayrılık kaygısı sıklıkla okul öncesi dönemde ve birinci sınıfta gözlenir. Çocuğun her ayrılma durumunda yoğun korku ve kaygı yaşaması, okula gitmek istememesi, ebeveynlerinin başına bir şeyler geleceğinden endişe duyması, başka bir evde uyumayı kabul etmemesi (anneanne, dede, hala, teyze gibi yakın akrabaların evinde yalnız kalamama) ve bedensel yakınmaların olması (mide bulantısı, kusma, ishal vb.) ayrılık kaygısının habercisi olabilir.
Kaygılar bulaşıcıdır. Ayrılık kaygısı yaşayan çocukların annelerinin de genelde kaygılı bir yapı sergiledikleri gözlenir.
Kurumumuzda ayrılık kaygısı / bağlanma problemlerine yönelik oyun terapisi uygulanmaktadır. Değerlendirme ve randevu için iletişime geçebilirsiniz.

Comments